Neyin olmasını iple çekmiyorum ki... Herşey olsun da.... İyi birşeyler olsun.. Hayırlı olsun..Yüzümü güldürsün.. Mutlu etsin...”Ohh bee” dedirtsin..
Aslında herşey yolunda... Hayat kendi rutininde güzelce akıyor.. Bende ne akıntıya ters kulaç atıp direniyorum.Ne de kulaçlarımı daha hızlı atıp, yoruyorum kendimi varmak istediğim yere... Akıyorum hayatla.. Bazen döne döne.. Bazen sırt üstü yata yata akışa bırakıp kendimi.. bazen dalgalarla oynayarak... Bazen önüme çıkan engellerden kendimi sıyıra sıyıra....Geçerken çevreye de bakınıyorum. Önümden geçen manzaralara, akışa kapılırken çevremde gördüğüm insanlara....”Merhaba herşey harika” dediğimde oluyor...”Bırak o dalı” dediğimde...
Kendime de diyorum bunları... Bazen zaman duruyor, ben içinden geçiyorum..
Neyin olmasını iple çekiyorsun? diye sordu bugün evren bana bir gazete köşesinden... Yazılanı okumadım alt başlıklarda... Ama soru aklımda kaldı.. Neyin olmasını istiyordum sahi? Neyi iple çekiyordum olsun diye?
Annemin arkadaşı, aylar önce bir yahudi yortusu vermiş anneme.. Bu yortu ilginç bir adetmiş. Annem arkadaşından yortunun 4 eşit parçasından birini alıyor, süt ve şekerle kariştirip, malzemeyi çoğaltıyor, sonra malzemeyi 4’e bölüp, 3’nü dağıtıyor. Kendinde kalanıda pişirip, dileğini söyleyerek yiyorsun. Adet böyleymiş. Şans bu ya, dörtte birlik kısmınıda bana verdi annem.. Bende usulu yerine getirdim.. Yortuyu şekerle, sütle büyüttüm, dileği olabilecek yakınlarıma kendi payımdan dağıttım.. Fakat bana kalan kısmını pişirip, yemeğe geldiğinde durakladım. Güçlü ile yortu kekimiz önünde aile meclisini toplayıp, dileğimiz ne olsun diye oturup düşündük uzunca... Ne dileyelim?.. O birşey dedi,vazgeçti.. Ben birşey diledim kararsız kaldım.. Ne zor birşeydi insanın dileklerini kesinleştirmesi.. Ola ki karşımıza sihirli bir peri çıksa, dileyin benden ne dilerseniz dese kalakalacagiz.. Yortumuzu “ailemize ve bize sağlık versin” diye yedik bir güzel.. Sağlıklı olmak en önemlisiydi çünkü belki de.. Sonra diğer dilekzadelere sordum benim onlara dağıttığım yortularını yapıp yemiş olan... Onlarda aynı durumda kalmışlar. Ne dileyeceklerini kestiremeden, sağlık mutluluk dilemişler güzelce...
Neyin olmasını iple çekiyoruz bilmiyoruz.. Ama bir sürü güzel şey hayatımızda olsun da istiyoruz işte... Birisi sorduğunda haybeden dilenecek bir sürü şey geçiyor aklımızdan da, gerçekten bu soruyu ciddi ciddi olur gözüyle cevap vermemiz gerektiğinde kalakalıyoruz böyle..
Siz benim konumumda değilseniz, şanslı insanlardansınız gözümde.. En yakın zamanda sihirli perinin karşınıza çıkmasını diliyorum sizin adınıza..
Şu günlerde dilemek- neyi istemek ile düşünceler içindeyim. Kendime mini bir defter aldım. Sihirli peri karşıma çıkmadan yada iç sesim “ neyin olmasını iple çekiyorsun” diye tekrar sormadan kocaman bir listem olacak gibi..Yolda, arabada, yemek yaparken, uykuda gördüğüm rüyadan kalkıp defterime minik notlar alıyorum.. Bu beni rahatlatıyor artık. İstemeyi öğreniyorum.. Meğer aslında ne çok şeyi istemediğimi ama kesin kararlar vermediğim için hayatima soktuğumu görüyorum şimdi..
Dilek defterime yazdıkça kendimi kısa süreli bir hazırlanma uykusunda hissediyorum.. Bu sürede diledikçe mutlu oluyorum.. Rüya gibi huzur veriyor,dinlendiriyor.. Kararsız değilim, kesin ve netim artık... Uyandığımda dilek perisi karşısında kararlı bir şekilde “evet bunu istiyorum” diyebileceğim ..
Hepinizin bunun için hazırlıklı olmasını dilerim... Melekler şu sıra hoş suprizler yapıyor. Evren tesadüfleri peşpeşe çıkarıyor karşımıza...
siz de sorun kendinize " hayatınızda neyin olmasını iple çekiyorsunuz?"..
1 yorum:
merak ettim dilek defterin duruyor mu hala ve neler gerçekleşti o deftere yazılanlardan neler hala düş olarak devam etmekte...
ha bir de karar verdim ben her gün bir tane yazını okuyacağım senin ilaç niyetine, şifa niyetine...
Yorum Gönder